Share

YAZAR SONGÜL YOĞUNBURÇ’UN KALEMİNDEN: ‘AKILSIZ, CENNETİ BİLE İSTEMEM’

Zenginlik kavramını hayatımızın her alanında kolayca kullanabiliyorken, sadece parasal anlamda hissetmeye çalışıyoruz. Hâlbuki öncesinde bize varlığımızın bir zenginlik olduğu öğretilse, kaybetme korkusu olmadan, rahat bir şekilde çalışarak zaten istenilene ulaşacağız. En azından yolun sonunda bir pişmanlık olmayacak.  Bu konu üzerine o kadar çok hikâye anlatıldı ki… Ama hepsine aynı yorum yapıldı: Fakirler uydurmuş. Zengin olan biri zaten zenginliğini aşağılayacak hikâyeler anlatmaz. Tabii hikâyeler doğru değilse… Hikâyeleri bilmem ama yoldan rastgele birini çevirsek bile bu konu hakkında bize “Zenginler mutlu değil.” yorumunu yapacaktır. Cümle aynı, ama altında yatan sebep farklı olur her zaman. Ama olaya benim penceremden bakmak isterseniz, şu cümleyle özetleyip açıklayabilirim: Ev büyüdükçe eşler birbirinden uzaklaşır; aynı ev içinde farklı yaşam alanları…  Verecek çok fazla örneğim var aslında ama daha fazla uzatıp kendim için de “fakir edebiyatı yapıyor” yorumunu yaptırmadan sadede geleceğim.  Hepimiz için sağlık diliyorum. Ama aramızda bu konu hakkında şanssız olan dostlarımız da var elbette. Eminim ki onlar beni daha iyi anlayacaktır. Ancak sağlık kaybedilmeden değeri bilinmeli: Gören göz, duyan kulak, tutan eller… Ben bunlara sahibim. Neden bunu zenginlik olarak görmüyorum peki? Çünkü hâlâ işlev halindeler. Dünyalar kadar televizyonum olsun, izleyemedikten, duyamadıktan, kanallarını kendim değiştiremedikten sonra ne yapayım ben o televizyonu? Dünyalar kadar param olsun; akıl sağlığım yerinde olmadıktan sonra “Ne yapayım?” bile diyemem, bilemem. Çünkü ben akılsızken cenneti bile istemem.  Sağlığımız, bize doğuştan bahşedilen doğal zenginliğimizdir. Zaten doğal zenginliğimizi kaybettikten sonra, yapay olan ne kadar mutluluk verebilir ki?  Sağlığı için tüm zenginliğini kaybetmeyi göze almış insanlar varken; zenginlik için sağlığınızı kaybetmek niye? Ailen ve sağlığın varsa zaten dünyanın en zengin insanı sensindir. Kendine olan merhametini kaybetme, yeter.

You may also like...