Share

EĞİTİMCİ YAZAR AYSEL ADIGÜZEL: ‘OKUL ÖNCESİ DÖNEMDE DOĞANIN ÖNEMİ’

Doğada olmak, doğayı rehber edinmek, doğayı anlamak, doğadan materyal edinmek ve daha pek çok özelliği çocuklar o kadar elverişli bir şekilde kullanıyor ki.
Sizlere bu yazımda en donanımlı okuldan yani doğamızdan ve biraz da kendi deneyimlerimdenhatta bir okul öncesi öğretmeni olarak çocuklardan öğrendiklerimden bahsedeceğim.
Maalesef ben bahçede, tarlada, çamurda, sokakta kirlenerek büyüyen bir çocukluk yaşayamadım.
Maalesef diyorum çünkü bunu öğretmen olduğumda anladım. Aksine sürekli evde klasik kalıplara sığan oyuncaklarla ve tek kişilik oyunlarla büyüdüm.
Şimdi öğretmenim ve ne zaman okul dışında, temiz havada, hayvanların ve bitkilerin arasında vakit geçirsem en az çocuklar kadar ben de mutlu oluyorum.
Onların heyecanını, keşfetmelerini ve gözlerindeki canlılığı gördükçe insanın içi yumuşacık oluyor.
Kümesten yumurta topluyoruz, tarlamızdan biber koparıyoruz, kuzularımızı ellerimizle besliyoruz, toprağımızı sulandırıp çamur yapıyoruz…
Asla tavuğa dokunamayan, böcek korkusu olan beni bile heyecana sürüklüyor, onların gülenyüzleri ve merakları.
Hiçbir şey planlamadan, “Hadi bugün hava çok güzel dışarı çıkıyoruz!” cümlesinden sonra kendimizi dışarıda buluyoruz.
Bazen kitap okuyoruz, bazen etkinliklerimiz için kendi materyallerimizi kendimiz topluyoruz.
Doğa çocuklara sınırsız imkanlar sunuyor.
Öğretmen olarak bana da onları bu imkanlardan mahrum bırakmamak düşüyor.
Günümüzde çocukların ne kadar çok dört duvar arasında kaldığını ve hem sağlık hem psikolojik açıdan tehdit eden televizyon, tablet, telefon vb. araçlara maruz kaldığını artık hepimiz biliyoruz.
Çocuklarımızı doğayla ve doğanın imkanlarıyla ne kadar çok ilgilendirirsek hem onlar içim hem de geleceğimiz için o kadar yararlı olur.

You may also like...